23 Ağustos 2015 Pazar

Öz

Detaylarını kaybettigı gece, boslukta kayboldu sesim..
Ayın gamzesi var mıydı?

Yanardağ dalgalansa da deniz yansa, kanatlanıp uçsa ve nefesim olsa belki susamam o kadar sana..

Bir kahramanım vardı sakalını kızıla boyar, kalbini durdururdu. Gölgesinde görünürdü sakalının rengi, kalbinin atışı... 
Tek kurtardıgı bir bendi...

Fil atı yedi, vezir de onu kesti zar o sıra başkasına adalet ediyor derken kupa kızı dogdu.

Midemin bulantısına anlam veremedim ne vardı ki bu kadar bulanıcak.

İlk bebek ağlamalarına uyandım ve uyanır uyanmaz yere düştüm yerler yapış yapış olmuş kafamı bir kaldırdım ki  koca bir dut agacında milyarlarca cenin.

Özlenen bir kokuyla gözlerim acıldı gülen bir mask gördum sonra kapatigimda gozlerimi aglayan bir mask silüeti geldi kapalı gözlerime..

...
Doner durur dunya, insanin hem icinde hemde disinda o halde tek insan iki dunya.
İnsana ask bahşedildi
Peki neden vicdan oncesin de verildi?
Güneş ayı kovalar gece gundüz olur derlerdi...
...

Perdeden sıyrılan ışıklar çarşafin üstünde, çarşafın üstünde sen, ben seni izlemek için yataktan çıktım ayakucundaki pufda ve çarşaf da
izim yaninda kıvrılmış duruyor.



Gözlerin kapali sacların kısa vucudun ise ışık giymiş. Kokunda rüyalarini gösteriyor düşüncelerime. Dokunma istegi bana sormuyor hep gidip geliyor ve bazen duruyor. Seni öpmeyi hayal ediyorum uyandirmamak için ve sabah oluyor gozlerim kapali buluyosun pufta ...

.

Son resimdi hayal
Ve ilk bakışta aşk...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder