Balkonun köşesinde duruyorum.
Balkonlar, pencereler, çiçekler.
Elektrik telleri, lambalar.
Asfalt, arabalar, ağaçlar.
Hava sıcak, düşüncelerimin çoklu seslerin verdiği stres yormuş epey, anlımdan, boynumdan, sırtımdan, karnımdan, bacaklarımdan aşağı terler iniyor.
Kendimi aşağı sarkıtıyorum.
Kafamdaki sesleri seçemiyorum çokmuş ama sanki hiç yokmuş.
Rüzgarı yarıp içinden geçiyorum, kollarımın, bacaklarımın, boynumun etrafını sarıyor.
Bir kaç dakika ama daha uzun gibi.
Sonra asfalta yapışıyorum içi toprak dolu bir çuval gibi.
Bu sefer boynumun üzerine düştüm.
Kafamın içinden çıktım;
Annemin ektiği domateslere, salatalıklara, biberlere su vermek geldi.